AİLE  VE BOŞANMA HUKUKU

 

Aile hukuku medeni hukuk kapsamı içerisinde yer alan bir hukuk alanıdır. Türk Medeni Kanununda nişanlılık, evlilik, boşanma, mal rejimi gibi temel konular aile hukuku kapsamında düzenlenmiştir

Aile Hukukuna İlişkin Davalar Nelerdir?

Nişanın bozulması sonucunda kişiler Türk Medeni Kanunu (TMK) m.120 vd. da düzenlenen maddi tazminat, manevi tazminat, nişan hediyelerinin geri verilmesi davalarını açma hakkına sahiptir.

Evlilik, TMK’da sayılmış olan bazı durumlarda batıl sayılmaktadır. Kanunda belirtilen mutlak butlan sebepleri söz konusu ise mutlak butlan davası; nispi butlan sebepleri söz konusu ise evliliğin iptali davası açılmaktadır.

Boşanma davaları ise evlilik birliğini sona erdiren hallerden bir diğeridir. Boşanma davalarında mahkeme kararının kesinleşmesi ile evlilik birliği sona ermiş olur. Boşanma davaları çekişmeli boşanma ve anlaşmalı boşanma olarak ikiye ayrılmaktadır. Boşanma davası açılırken dava dilekçesinde boşanma sebepleri belirtilmelidir. Boşanma sebepleri kanunda özel boşanma sebepleri ve genel boşanma sebepleri olarak sayılmıştır. Özel boşanma sebepleri kanunda zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk, akıl hastalığı şeklinde düzenlenmiştir. Genel boşanma sebebi ise evlilik birliğinin temelden sarsılması şeklinde düzenlenmiştir. Boşanma davalarında tazminat, nafaka, velayet, mal rejimi hususları da oldukça önem arz etmektedir.

Boşanmada kusursuz veya daha az kusurlu taraf karşı taraftan maddi tazminat isteme hakkına sahiptir. Aynı şekilde boşanmaya neden olan olaylar nedeniyle kişilik hakları zedelenen kimseler manevi tazminat talep etme hakkına sahiptir.

Boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak kaydıyla karşı tarafın maddi gücü oranında nafaka talep edebilmektedir bu nafaka türüne yoksulluk nafakası adı verilmektedir.

Boşanma davası devam ederken kusur oranlarına bakılmaksızın eşlerden birinin veya çocukların yoksulluğa düşmemesi amacı ile mahkeme tedbir nafakasına hükmedebilir.

Müşterek çocuğun bakım ve giderlerine her iki eşin de katılma yükümlülüğü bulunmaktadır. Boşanma sonucunda velayet kendisine verilen eş, velayet kendisine verilmeyen eşten ödeme gücü oranında müşterek çocuk için iştirak nafakası talep etme hakkına sahiptir.

Soybağına ilişkin davalara ise soybağının reddi davası, tanıma davası babalık davası örnek verilebilir.

Aile hukukuna ilişkin davalarda taleplerin eksiksiz bir şekilde mahkemeye iletilmesi gerekmektedir, bu süreçte herhangi bir hak kaybına uğramamak açısından uzman bir aile hukuku ve boşanma avukatı ile çalışmanız büyük önem taşımaktadır.

Boşanma ve aile hukuku avukatı olarak müvekkillerimize her türlü hukuki desteği sağlamaktayız.

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir